4 Ocak 2013 Cuma

Bir Sıradanın Hayatı (4)



Meclis,yıl sonu bütçe görüşmelerinin başladığı gün artık gelip çatmıştı.İkü meclisindeki kalabalık, İstanbul'un köprü  trafiği gibi tıklım tıklımdı.Bende kendi çalışma arkadaşlarımla birlikte bu bütçe maratonuna kısmen hazırdım...



Oturum Öncesi

Yurt dışından arkadaşlarım Picasso ve Bernardo beni ziyerete gelmişlerdi.Yanımda Teadora ve Elena da bana eşlik ediyordu. Ancestor Village (Ataköy) de bulunan "Ex Friends" isimli bir yerde eski dostlarla buluştuk.Kısa bir sohbetin ardından Lobi çalışmaları için Bernardo,Teadora ve Elena kısa bir süreliğine yanımızdan ayrıldılar.Picasso ile şimdi başbaşa kalmıştık.Tavla fabrikası ihalesi üzerindeki gizli ortaklığın başlangıcı bu zamana dayanmaktaydı. İhalenin 4'te 1 lik kısmı bana aitti, 4'te 3 lük kısmı ise aziz dostum Picassonun olacak şekilde bölüşmüştük...

Bernardo'nun geri dönüşü ile konumuz daha çok ordu ve askeri harekatlar üzerine yoğunlaşmıştı. Çok yakın zamanda kendisi de bu harekatlara yakından katılacaktı...[ Kendisine hayırlı Tezkereler diliyoruz :) ]


I. Oturum

Yakın çalışma Ortağım Samuel Eto ile birlikte sabahın ilk ışıkları ile yola koyulmuş ve mecliste bize ayrılan yerde çalışmaya başlamıştık.Yapacağımız konuşma, arkalı önlü dolu olacak şekilde hazırlanmış bir A-4 kağıdından ibaretti.Yanımıza ilk gelen Sergio olmuştu.Hemen ardından sırası ile Teadora,Alicia-Gale, Elena,Ernest ve Oscar olmuştu.

Sergio her zamankinden daha ayıktı bu toplantı için.Teadora'nın ukala yaklaşımı ciddiyetimize gölge düşüren cinstendi.Bu çocuk gerçekten ukalanın tekiydi.Alicia-Gale ise bütün yoğun çalışma temposuna karşı gülümseyebilen tek kişiydi bu masada. Ve Elena yorgun görünüyordu. Ya duygusal olarak hazır değildi bu toplantıya yada gerçekten uyumamıştı.Bazen hırçın olsada masumiyetimizin temsilcisiydi Elena. Ve Ernest, sert görünen bir mizacı vardı ama kalbi görüntüsü gibi sert değildi ,bunu biliyorduk. Oscar'ın endişeli tavırları ile birlikte endişe, grubumuzun bütün üyeleri arasında paylaşıma başlamıştı.Ama bu grubu kim durdurabilirdi ki!!

Artık zaman Loop Anten'e, Gagnam Style oynatma zamanıydı....
Artık zaman Isotropic Source'lara, Zeybek dersi verme zamanıydı...
Ve Artık zaman Electric Field'e, Ankara havası çalma zamanıydı....

II. Oturum

İkinci oturumu yöneten başkanın adı Pykup Lhkan Czylmaz ... Bu adam bir çok siyasi tarafından "Ters köşe" hitabıyla tanınırdı.Ve birde Chuck vardı.Chuck en ciddi isyancı grubun başını çekiyordu.Hemen hemen her protestoda onu görmek mümkündü.Esprili kişiliği sayesinde bir çok protestonun sonu gülüşmelerle son buluyordu...

İkinci oturum ilk oturuma göre daha sakin bir düzeyde geçmişti.Herkesin yüzünde garip bir ifade vardı.O ifade şunu söylüyordu adeta "ben şimdi ne yaptım ki? " .İkinci oturum değerlendirmesi için artık söz Pykup Lhkan Czylmaz daydı...Ya köşe bize ters gelecekti artık, yada biz köşeye ...

III. Oturum

Yoğun tempo yüzünden  bir çok siyasi meclis sıralarında uykulu gözlerle ve pijamalarıyla katıldıkları bir oturum olmuştu bu üçüncü oturum.Genel konu wireless ve operatörlere giden paralarla ilgiliydi.Bütçenin büyük kısmı operatörlere gidiyordu.Bu konu hakkında iktidar ve muhalif kanatlar birbirini ısırma noktasına gelmişti.Neyse ki uyku bütün nefret kıvılcımlarına karşı galip gelmişti...

Bu oturumun moderatörü Galatasaraylı Mr. Friday kapanış konuşması büyük alkışlarla son buluyordu...

"Haftaya ikinci bütçe görüşmeleri başlayacak.Bu sebeple kendi bütçenizi gözden geçirmeyi de unutmayınız" yazısı bir post card olarak tüm siyasilere beyaz bir mektup ile verilmişti.Acaba kastedilen neydi?


Hoşçakalın...

:)







2 yorum:

  1. Karakter sayısının fazla olmasından dolayı hikaye biraz komplike gözükse de yine keyifli bi yazı olmuş...Ellerine sağlık hacım

    Talha

    YanıtlaSil
  2. Ibrahımmm ellerıne saglık bayıldım hıkayeye. Sen bu ısı bılıyorsun nazar degmesın.

    Elena:)

    YanıtlaSil